Dedik ya derbinin favorisiydi Fenerbahçe ancak oyun itibariyle öyle gözükmüyordu diye Fenerbahçe son üç maçında da iyi oynamıyor, topu sevmiyor, mücadele etmiyor ve işin en kötü tarafı biraz umursamazlık başladı sanki. Aykut hoca bile ''play-off a 8puan farkla girseniz bile bu 4e düşüp maçlarınızı kazanırsanız şampiyon olursunuz, önemli olan puan farkının açılmaması'' diyorsa takımda bir gevşeme durumu olması gayet normal çünkü patron bile play-off odaklı. Herneyse Emre ve Gökhan Gönül'ün sakatlıktan dönüşü(sandığımız) Sow'un da gelişiyle maça ideal 11iyle başladı Fenerbahçe. Maçın başlarında korner organizasyonu sonrası Beşiktaş savunmasının onca stopere rağmen dizilim hatası Yobo'nun bomboş pozisyonda golü atmasını sağladı. İlk yarı boyunca soldan Stoch ile tecrübesiz Tanju'yu zorladık ancak gerek Stoch'un bencilliği gerek son vuruşlarda istenilenin olmaması skoru arttıramadı. Ancak as oyuncularından yoksun bir Beşiktaş'a karşı ilk yarıda skor üstünlüğünü ele geçirip rakip yarı alanda herhangi bir baskı,pres ve tempo yapmamak Beşiktaş'ı sürekli maçın içinde tutmaya yetti. Beşiktaş da özellikle ilk yarıda Holosko ve Pektemek'e atılan toplarla gol aramayı denedi ancak son vuruş aşamasındaki beceriksizlikler ilk yarının Fenerbahçe'nin üstünlüğü ile kapanmasına yetti.
Daha ilk yarıda sakatlığı nüksedip oyundan çıkan Gökhan ve maçı tamamlayamayacağını gösteren Emre Aykut hocanın ikinci yarıda oyuna müdahale edebilmesi açısından kozlarını kısıtlıyordu ancak bu ikinci yarıda sahada hiçbirşey yapamamanın bahanesi olamazdı. Beşiktaş ikinci yarıya daha derli toplu başladı ve son dakikaya kadar da bunu sürdürdü. Beşiktaş Toraman ile Alex'i kilitleyince, Emre ve Gökhan'ın da oyundan çıkması elde koz olarak sadece Stoch'u bırakıyordu Fenerbahçe adına. Ancak Stoch'da maçın son dakikasında Caner'e attığı pas ile Sow'un golü atması pozisyonu dışında pek birşey yapamadı. Alex ikinci yarı sahada dökülürken Aykut hocanın 85.dk ya kadar beklemesi hataydı. Keza daha 70.dkda Dia ya da Caner düşünülmüş olsa sonuç çok daha farklı olabilirdi çünkü ikinci yarı Cenk yediği gol dışında kalesinde herhangi bir heyecan yaşamadı bile. Son haftalarda özellikle maçların ikinci yarılarında oynadığımız berbat ötesi ruhsuz oyunu bugün yine oynadık ama şükür şanslıydık ki rakip Beşiktaş, usta ayaklarından yoksundu. 84'de oyuna giren Caner'in takımı ileriye taşıma konusunda meziyetli olduğu aşikar ve bu meziyetini son dakikada attığı uzun pas sonrası içeri bindirmesi, final pasını verip Sow'u ilk maçında ilk golüyle bizlere sunması harikaydı. Tabi son golde Stoch'un Caner'e attığı harika pas da unutulmazdı.
Beşiktaş maçı ardından diyebilirizki takım pek de iyi yolda değil. Bu belki yoğun maç ve antrenman trafiğinden kaynaklanıyordur bilemiyoruz ama mücadele etmiyoruz, M.Topuz, Baroni, Alex bu düşüşteki en büyük örnekler. Sağ bekte Orhan Şam takıma ayak uydurmaya başlamışken Gökhan'ı riske etmek hata gibi duruyor bu yüzden Aykut hocanın son zamanlarda oyuncu seçimlerinde hata yaptığı kanısındayım ve bunun da değişmesi gereken unsurlardan biri olduğunu düşünüyorum. Çünkü sezon öncesi kadrolar kurulurken 25 kişiden oluşturuyorsanız sakatları,cezalıları,yoğun maç trafiğini düşünüyorsunuz ama uygulamada bu 25 kişi kullanılmıyor ve sonucu ortada Emre ve Gökhan maçı bitiremedi, Baroni ve Topuz son dakikada yürüyemiyorlardı bile. Keza ne kadar doğru şu an bunu konuşmak bilmiyorum ama Emre'nin oyundan çıkışından sonra orta sahaya konulacak yeterli bir adamın olmaması da handikap olarak göze batmadı değil. Ayrıca hazır Sow da gelmişken Stoch gibi Dia'yı da kazan artık Aykut hoca.
Son olarak takıma ilk maçında golüyle merhaba diyen Sow'a tekrar hoşgeldin diyor ve herşeye rağmen bütün takımı tebrik ediyor özellikle Yobo'yu bugünkü performansından dolayı ayrı olarak kutluyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder